Evlilik bağlantısında çiftler ortasında çok güçlü bir irtibat olması gerektiğini belirten Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, paylaşımın olmadığı ve sessizliğin hakim olduğu bir evlilikte sıkıntıların tahlilsiz kaldığı için vakitle olumsuz his birikimi ile gerginlik dozunun artarak patlamalar yaşanabileceği ihtarında bulundu. Demirsoy, çiftler ortasında duygusal yakınlık ve bağlılığı geliştirecek ölçüde eşlerin birbirine vakit ayırmasının ve iç dünyalarını birbirlerine açtıkları derinlemesine bir paylaşımın olmasının ehemmiyetini vurguladı. 

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, sessiz evlilik ve çiftler ortasında yanlışsız bağlantı ve bağlantıya ait değerlendirmede bulundu.

Evlilik bağı irtibatı gerektirir

Sessizliğin ferdi açıdan bir kişilik özelliği olabileceğini fakat evlilik münasebetinin irtibat gerektirdiğini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, “Eşlerin kendi iç dünyalarını birbirine açarak, çeşitli durumlara ait his ve niyetlerini paylaştıkları derinlemesine bir bağlantının olduğu bağ kurulduysa, eşler birbirini gereğince tanıyor ve ferdî sonlarına hürmet ve kabul gösteriyorsa sessizlik üzere kişisel bir kişilik özelliği münasebet açısından sorun teşkil etmeyecektir.”dedi.

Genel olarak sessizlik, değerli sıkıntıların göstergesi olabilir

İnsanların irtibat kalıpları ve sorun çözme tarzlarının birbirinden farklı olduğunu söz eden Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, “Kimi konuşarak münasebet içinde sorun çözer, rahatlar, kimisi de kendi içinde düşünüp değerlendirmeyi tercih eder. Eşler bu açıdan birbirini tanıyıp, birbirine ahenk sağlamayı başarırsa farklılıkları evlilik hayatında avantaj bile sağlayabilir. Lakin bir bağda genel olarak sessizliğin hakîm olması altta yatan kıymetli problemlerin göstergesi olabilir.” ihtarında bulundu. 

Olumlu ve olumsuz sessizlik…

Evlilik ilgisinde sessizliğin, yerine nazaran hem yapan hem de yıkıcı olabileceğini belirten Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, “’Söz gümüşse sükut altındır’ atasözünü hatırlayalım, konuşmak âlâ bir şey olsa da yerine nazaran, hakikat vakitte susmayı bilmek de değerlidir. Bu manada ‘olumlu sessizlik’ ve ‘olumsuz sessizlik’ten kelam edebiliriz.” dedi.

Anlık yansılar yerine sessiz kalmak faydalı olabilir

İlişkilerde sessiz kalmanın kabul edilebilir hatta yapan olduğu durumlar olduğunu kaydeden Çiğdem Demirsoy, “Örneğin olumsuz bir durum karşısında anlık yansılar vermek yerine kendi içinde sessizce düşünmek, o durumu daha gerçek değerlendirmeyi ve olaya ait hisleri yönetebilmeyi ve daha sağlıklı yansılar vermeyi sağlayacak, gereksiz tartışmaları, ilgide gerilim ve tansiyonlu durumların yaşanmasını önleyecektir. Bu türlü bir sessizlik, ‘olumlu sessizlik’tir. Bunu ‘olumsuz sessizlik’ten ayıran şey, temelde eşler ortasındaki bağlantıda sağlıklı bir bağlantının olması, yalnızca duruma mahsus olarak, sorun çözme hedefiyle bağlantı içinde küçük bir mola almak ya da münasebette kopukluğa yol açmayacak ölçüde ferdî muhtaçlık olarak yaşanmasıdır.” diye konuştu.

Olumsuz sessizlikte problemler gözden gelinir

“Olumsuz sessizlik” halinde eşlerden birinin ya da her ikisinin birden sorunları görmezden gelmek, halı altına süpürmek üzere yanılgılı tavırları olduğunu kaydeden Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, “Ya da bir taraf irtibat kurma, sorun çözme gereksiniminde iken başka tarafın buna direnmesi, kendini kapatması, pasif direnişe geçme, bazen eşlerden birinin bazen de iki tarafın birden ilgide güç ve denetim uygulaması üzere olumsuz davranış kalıpları kelam mevzusudur.” dedi.

Duyguları yok saymak yanlışsız değildir

“Her alakada birtakım çatışmalar yaşanır ya da kişilik ve tercihlerin farklılığından doğan karşılanmamış gereksinimler kelam konusu olabilir” diyen Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, bu türlü bir durumda hisleri yok varsaymanın ya da bastırmanın yanlışsız olmadığını söyledi.

Sessiz evliliklerde olumsuz hisler birikir

İlişkinin sağlıklı yürümesi için çiftler ortasında açık bir irtibat olması gerektiğini söyleyen Çiğdem Demirsoy, şunları söyledi:

“Susup kendi içine kapanmak, münasebetten geri çekilmek, somurtmak, hız asmak yerine gereksinimlerini kendi içinde netleştirdikten sonra kendini uygun bir lisanla söz ederek uzlaşma ortamı yaratıldığında münasebet sağlıklı ilerler. Örneğin eşiniz her hafta sonu aile ziyareti yapmak isterken siz konutta kalmak ya da birtakım günlerde de diğer bir şey yapmak istiyor olabilirsiniz. Bu bir çatışma durumudur. İstemediği halde bunu lisana getirmeyip oraya gittiğinde ya da akabinde somurtmak yahut hiç muhakkak etmeyip anlaşılmayı beklemek, beklerken de kırgınlığın, kızgınlığın artması ‘olumsuz sessizlik’ örneğidir. Sessizliğin hakim olduğu bir evlilikte meseleler tahlilsiz kaldığı için vakitle olumsuz his birikimi ile gerginlik dozu artar, patlamalar yaşanır ya da eşler ortasındaki duygusal bağ zayıflar, giderek birbirinden uzaklaşma ve kopukluk yaşanır, evlilik monotonlaşır, sonuç olarak yalnızca rollerin gerektirdiği sorumlulukların yerine getirildiği cansız bir evlilik modeli ortaya çıkar.”

Derinlemesine paylaşım olmalı

Sağlıklı bir evlilik için çiftlere tavsiyelerde de bulunan Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, “Duygusal yakınlık ve bağlılığı geliştirecek ölçüde eşlerin birbirine vakit ayırması, iç dünyalarını birbirlerine açtıkları derinlemesine bir paylaşımın olması ve yanı sıra eşler ortasında küçük uyuşmazlıkların büyük sıkıntılara dönüşmeden çözülmesini sağlayacak açık, net, karşılıklı hürmetin, empati ve müsamahanın olduğu bir bağlantı olmalıdır.” dedi. 

Kişi evvel kendini tanımalıdır

Kişinin eşiyle bağlantıdan evvel de kendiyle olan iç irtibatının sağlıklı olması gerektiğini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, “Kendini tanıma, his ve gereksinimlerinin farkında olma ve bunları bağlantıya olumlu taraf verecek biçimde tabir edebilmek kıymetlidir. Kendi hislerini analiz edemeyen bir insanın karşısındakini anlayabilmesi zordur. Sağlıklı, olumlu tarafta ilerleyebilecek bir alaka için susmak, boyun eğmek değil yerine nazaran uzlaşma noktası yakalayabilmek için kendini esnetebilmek, yerine nazaran de nezaketle hayır diyebilmek gereklidir.” diyerek kelamlarını tamamladı. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı