Genç Teşebbüs ve Yönetişim Derneği (GGYD) İzmir Şubesi, tüm ülkemizi yasa boğan Kahramanmaraş merkezli zelzelelerinin akabinde toplumsal olarak yaşadığımız ruhsal yıkım ile gayrete ait eğitim düzenledi. Psikolog Gamze Eren Kanpolat, ‘Depremin Oluşturduğu Ruhsal Sarsıntı’ başlığı ile çevrimiçi olarak verdiği eğitimde, “Kilometrelerce uzakta olan, sarsıntıyı hissetmeyenler olarak yaşadığımız durumun ismi ikincil travma.” dedi. ‘İkincil travma ile gayret etmek için denetim algımızı yine oluşturmalıyız’ formunda konuşan Kanpolat, “Hepimizin başı sağ olsun. Ülkemiz açısından güç, tesiri uzun sürecek bir afet ile karşı karşıyayız. Sarsıntıdan etkilenen vatandaşlarımıza yardım etmeyi devam ettirmek için kendimizi, zihnimizi ve vücudumuzu korumalıyız. Kendimize bakmak bizi sorumsuz, hissiz, berbat biri yapmaz. Kendinizi güzelleştirmek için hareket edin. Su için, su yeterli bir his düzenleyicidir. Günlük rutinlerinizi yapmaya devam edin. Duran şeylere değil, devam eden şeylere odaklanın. İşinize, okulunuza gidin. Bir mühlet için denetim edemediğiniz toplumsal medya içeriklerini de kısıtlayın” tavsiyelerinde bulundu.
Eğitimin açılış konuşmasını gerçekleştiren GGYD Genel Lideri M. Nezih Allıoğlu, “Büyük bir acı yaşıyoruz. Yaşadıklarımız ferdî ve toplumsal ruhsal yıkım. Yüreğimiz enkaz altında kaldı. Fiziki enkazlar ortadan kaldırılıyor lakin hislerimizi nasıl onaracağımızı bilmiyoruz. Bugün bunun için bir ortaya geldik” diye konuştu.
“Evinizde inançlı yer oluşturun, eşyalarınızı sabitleyin”
GGYD İzmir Şubesi, Kahramanmaraş merkezli zelzelelerin akabinde ferdî ve toplumsal olarak yaşadığımız ruhsal yıkımın yaralarını sarmak hedefiyle ‘Depremin Oluşturduğu Ruhsal Sarsıntı’ bahisli eğitimi düzenledi. Psikolog Gamze Eren Kanpolat tarafından çevrimiçi olarak gerçekleştirilen eğitimde, “Depremzedelerle gerçek irtibat nasıl olmalıdır?”, “Depremin akabinde duygusal olarak nasıl toparlanabiliriz?”, “Depremin çocuklarımızda bıraktığı duygusal olarak tesirlere nasıl yaklaşmalıyız?” başlıkları ele alındı. Ülkemiz açısından sıkıntı, tesiri uzun sürecek bir afet ile karşı karşıya olduğumuzu belirten Psk. Gamze Eren Canpolat, “Korku, telaş üzere hislerle yönetildiğimiz bir durum var. Bu bir ikincil travma. Bu travma ile gayret etmek için denetim hissini yine harekete geçirmeliyiz. Konutumuzda inançlı yer oluşturmalı, eşyalarımızı sabitlemeliyiz. İşimize, okula gitmek, toplantılara girmek üzere ‘süren’ şeylere odaklanmalıyız. Hareketsiz olana odaklanırsanız travmatize olmaya devam edersiniz” diye konuştu. Psk. Kanpolat kelamlarını şöyle tamamladı:
Su, âlâ bir his düzenleyicidir
“Basit amaçlarla kendimizi toparlayabiliriz. En kolay prosedür olarak toplumsal medyaya hudut koyabiliriz. Sarsıntı hakkında konuşmaya hudut getirebiliriz fakat hislerimize değil. Korktuk, telaşlıyım, öfkeliyim, hayal kırıklığı yaşıyorum diyebilmeliyiz. Hislerimizi, çocuklarımızın hislerini es geçmemeliyiz. Beslenme, bilhassa travmatik devirlerde çok kıymetli. Yemekleri geçiştirmemiz gerekiyor. Bedenimizi harekete geçirmek, 20 dakikalık yürüyüşler hislerinizi düzenlemenizde yardımcı olacaktır. Su çok âlâ bir his düzenleyicidir. Bunları yapmazsak hisler vücudumuzda kilitleniyor. Hislerinizi açın.
İki ayağınızı ile yere basın
Son üç yıl düşünüldüğünde kolay şeyler yaşamadık. Pandemi, İzmir zelzelesi, yangın ve son olarak Kahramanmaraş sarsıntısı. Bu süreci atlatmak için ‘şimdi ve burada’ idmanı yapın. Zihnimiz Hatay’da, Kahramanmaraş’ta, vücudumuz Ankara’da iken bunu nasıl başaracağız? İki ayağınız ile yere basın, kendinizi topraklayın. Nefes, çok değerli bir düzenleyici. Beş duyunuz ile ‘şimdi ve burada’ olana odaklanın. Akışımızda olmayan imajlarla karşılaştık. Bunlar bir vatandaş için ağır yükler. Zelzeleden etkilenen vatandaşlarımıza daha fazla yardım etmek, yardımı devam ettirmek için kendimize, zihnimizi muhafazalı, vücudumuza bakmalıyız. Kendimize yeterli bakmak bizi sorumsuz, hissiz, berbat biri yapmaz. Yas süreci dalgalı bir süreçtir; bazen üzülmek bazen memnun olmak bunların hepsi anlaşılır. Daima tıpkı histe kalamayız.
Depremzedelere ‘Ben buradayım’ deyin
Diğer değerli bir husus depremzedeler ile irtibat. Yardım verenler olarak yapabileceğimiz birinci şey onlara kendilerinin anlaşıldığını hissettirmek. Fiziki yardımların dışında, ‘Ben buradayım’ demek, onları dinlemek gerekiyor. En zoru dinlemektir, dinlemeyi başarmak gerekiyor. Anlaşıldıklarını hissettirmemiz gerekiyor.”
GGYD olarak 2 Milyon TL tıpkı ve nakdi yardım yaptık
‘GGYD olarak sarsıntıdan etkilenen her bir ferdimizin yanında olmaya çaba edeceğiz’ formunda konuşan GGYD Genel Lideri M. Nezih Allıoğlu ise ‘Yeniden milletimizin başı sağ olsun’ diyerek kelamlarını şöyle tamamladı: “Bu afet bizlere güç vakitlerde dayanışmanın, birlik olmanın ehemmiyetini acı bir halde hatırlattı. GGYD olarak, birinci etapta Dernek üyelerimizin yüksek iştiraki ile birebir ve nakdi yardımı Hatay’a ulaştırdık. Bölgenin en acil gereksinimlerinden çadır yardımlarımızı yeniden üyelerimizin dayanakları ile temin edip bir heyetle Hatay’a giderek kendi ellerimizle teslim ettik. Kahramanmaraş’a ilaç takviyesinde bulunduk. Üyelerimizin dayanaklarıyla Ankara’ya zarurî yerleşen depremzedelere tıpkı dayanaklarımızı yaptık. Üyelerimizin katkılarıyla 2 Milyon TL’nin üzerinde nakdi ve tıpkı dayanak olduk. GGYD olarak vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz.”
Eğitimin son kısmında GGYD üyeleri Hatay’a yaptıkları ziyaret müşahedelerini aktardı ve GGYD İzmir Lider Vekili Ahmet Kiraz, “Depremi unutturmayalım. Bugünkü üzere toplantılar ile sarsıntısı gündemimizde tutmaya devam edelim” vurgusu yaptı. Eğitim iştirakçiler ile gerçekleştirilen soru-cevap kısmı ile tamamlandı.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
